Çevre temizliği
Gazetemizin geçmiş sayılarında devamlı yazdığım çevre temizliğini tekrarlamaya yarar görüyorum.
Şimdiye kadar yazdıklarımın özü; Döşemealtında inşaatların ürettiği çevre kirliliği üzerine idi Tahminim odur ki kirliliğin %50 si yeni yapılan inşââtlar ve inşâât atıklarıdır.Her yazımda inşââtların ürettiği çevre kirliliği üzerine çözümler de anlatmıştım.
Bu yazımda ise yurt dışında gördüğüm inşââtlar da oluşan çevre kirliliğini önlemeye yönelik Berlin de gördüğüm uyğulamayı anlatmak istiyorum.
Berkin’e gittiğim tarihte kaldığım evin bitişiğinde bir inşâât vardı.Yola koruma amaçlı malzemeler konulmuş, etrafı işaretlerle belirgin şerit çekilmiş, bireylerin yolda yürümelerine engel olamayacak şekilde mesafeler bırakarak atıklar için belli bir nokta ya da büyük bir özel araçlarına veya ona göre dizayn edilmiş çelik konteynır konulmuş.İnşââttan çıkan atıklar direk oraya atılıyor. Hiçbir zaman etrafa dağılmıyor. Dağılır sa çevre yi kirletir se hemen ilğili yerlere şikayetler yağıyor. İlgililer gerekli denetimi yapıp, zabıt tutup,fotoğrafları nı çekip cez arkadan mektupla geliyor.
2007 yılında Moskova da bir Türk inşâât şirketinde oğlum Rus ça tercüman olarak çalıştı.Beton dökme işini nasıl yapıyordunuz diye sordum.Anlattığına göre; Beton dökme işlemini önce pompa sonra mikserler geliyor başında polis bulunuyor.Beton dökümü polis denetimin de yapılıyor.İnşâât alanı dışına küçük bir beton atığı bile dökülse polis ceza yazıyor. Artan beton varsa inşâât sahasında daha sonra bina için kullanılacak hizmet binalarının altına çukur kazılarak dökülüyor dedi.
Bu bilğiler anlatımı da bize yeni çözümler üretmemize yardımcı olacaktır.
Örneğin; Döşemealtı’ndaki inşââtlarda beton döküm aşamasın da inşâât çevre duvar kalıpları hazırlanarak beton fazlalıkları burada değerlendirilebilir,inşâât büyük ise hizmet binaları ve yapılacak sosyal tesislerin altları oyularak dökülür.İnşââtlar da elektirik, şu, çatı, sıva işlemlerinde çıkan atıklar ülkemiz koşullarında belediyenin geliştireceği bir konteynır sistemi ile halledilir.